Herşeyi sil baştan yaşayacağım bir hayat sunulsa. Bu hayatın bir silgisi olsa da tekrar baştan yaşayabilsem.
Karanlık düşen çığlıklarımın içine tebessümlerin hakim olduğu bir yaşam girebilse...Bir yaprak gibi titreyen yüreğime su serpebilecek pencereler açılsa...Silsem silsem silsem...İç çektiğim günleri bir hayat silgisiyle yok edebilsem. Fırtınaları dindirebilecek bir liman oluşturabilsem iç dünyamda. Bir anda her acıyı yokedebileceğim bir sihir gibi silgim olsa. Tutanabilcek bir dal oluşturabilsem. Hiç bir yöne beni savuramayacak sımsıkı bir dal.Üzerinde tomurcuklarım olsa. Açılmamış umut tomurcuklarım olsa her biri. Sabah tanyeri ile tomurcuklarımın üzerine çiğ düşse. Düşen çiğ damlaları gözyaşlarımın yerine alsa.Bu hayatta her yediğim darbeyi o silgimle yok edebilsem ne güzel olurdu.Yalnızlığıma davetiye çıkaran sancılı ağrılarımı dindirecek bir hayat sunulsa.
Ah diye geçmişime bakıp nedenlerimle dolu hayatımı silebilsem.
Yerine yeni bir hayat çizsem kendime. Dizimin üstüne çöküp bittiğimi anladığım anlarda bu karanlıktan beni kurtarabilecek ince bir çizgi oluşsa. Öyle bir çizgi oluşsa ki hep onun üzerinde yürürken beklenmedik acılarla karşılaşmasam. Hatalarımı, pişmanlıklarımı bir anda silsem.Yerine kaybettiklerimi geri alabileceğim bir hayat verse bana sildiklerime karşılık.Böyle bir hayata saklı kutumdaki hayallerimi, bilinmeyen ağaçlarımdaki umutlarımı çıkarıp tekrar ben olarak yaşamaya başlasam.
Bütün acılarımı hiç hatırlatmayacak asla ve asla hüzünlerin kol gezdiği karanlıklardan iz taşımayacak bir yaşam sunulsa.Baktığım her yerde eski beni aramadığım bir mesken verilse bana. Yok böyle bir hayat silgisi evet biliyorum yok...
Hiçbir zaman olmayacağını da biliyorum. Bize düşen acı ve hüzünle boğuşmak kalacak.